Deva Partisi’nden Mustafa Ergen: “Deprem Bölgesinde Eğitime Devam Edilmeli. Çadır ve Konteynerler Eğitim Ortamlarına Dönüştürülmeli”

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Eğitim Politikaları Lideri Mustafa Ergen, depremin ardından bir an önce orta öğretim ve öğretime başlanması gerektiğini belirterek, “Bu dönemde deprem bölgesinde eğitime daha duyarlı ve profesyonel bir yaklaşımla devam edilmelidir. Rutin eğitimden ziyade eğitim anlayışı, konteynerlerin de eğitim ortamlarına dönüştürülmesi gerekiyor” dedi.

DEVA Partisi Eğitim Politikaları Lideri Mustafa Ergen, Türkiye’yi sarsan depremin ardından afet bölgesinde eğitim ve öğretim verilmesine ilişkin bugün yazılı açıklama yaptı. Ergen yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“EĞİTİME ŞİMDİ BAŞLAYIN”

“Eğitim sürecinde ortam, çocukların ve gençlerin kendilerini güvende hissedebilecekleri bir ihtiyaçtır. Günümüzde tezi yok, psikososyal eğitime hızla başlanmalıdır. Psikososyal eğitim, insani müdahalenin en değerli modülüdür. afet sonrası toplum sağlığı ve bireysel iyilik hali açısından.Ayrıca afet bölgesinde eğitim, yoğun ihtiyaç duyulan yapı, süreklilik ve rutinin sağlanmasına yardımcı olur.

“ÖĞRENCİLERE HAYAT KURTARACAK BİLGİLER VERİLMELİ”

Öğrencilere kritik sağlık bilgileri ve salgın hastalıklardan korunma gibi hayat kurtarıcı bilgiler verilmelidir. Eğitim yoluyla, diğer hayati-insani hizmetler sağlanır ve bire bir sağlıklı bir yer oluşturur.

“EĞİTİM YAPILARI İNSANIN UMUT HİSSESİ”

En önemlisi, eğitim ruhsal dayanıklılığı ve insanların umut duygusunu güçlendirir. Katılımı teşvik eder. Eğitim, geçim kaynaklarının uzlaşmasını güçlendirir. Eğitim, barış inşası ve kalkınma için kaliteli temeller sağlar.

“ÇADIRLAR VEYA KONTEYNERLER EĞİTİM ORTAMINA DÖNÜŞTÜRÜLMELİ”

Bu dönemde beyin sarsıntısı alanında rutin eğitimden daha duyarlı ve profesyonel bir eğitim anlayışıyla eğitime devam edilmelidir. Çadırlar veya konteynerler eğitim ortamlarına dönüştürülmelidir.

“GÖNÜLLÜ ÖĞRETMENLER DEPREM BÖLGESİNDE ÇALIŞMAYA ÇAĞRILMALI”

Öncelikle Shake bölgesinden ve diğer illerden istekli hocalarımız göreve çağrılmalıdır. Çocuklar, özellikle okul öncesi ve ilkokul öğrencilerimiz, sosyal ve fiziksel travmatik çevrelerinden din eğitimi ortamlarına çekilmelidir.