Haber

Barguti: Filistin’in Geleceği Sadece Filistinlilere Ait

Filistin Ulusal İnisiyatif Partisi lideri Mustafa Barguti, İsrail’in Filistin’i bölünmüş ve ayrı parçalar halinde sindirmeyi değil, tamamen bitirmeyi hedeflediğini belirtti.

Katar’ın başkenti Doha’da Georgetown Üniversitesi tarafından düzenlenen “Filistin’i yeniden tasarlamak” temalı uluslararası konferansta, “Filistin siyasetinde yenilenme zorunlulukları” başlıklı panelde Filistin siyasetinin mevcut durumu, karşılaşılan zorluklar ve geleceğe yönelik stratejik ihtiyaçlar ele alındı.

Moderatörlüğünü Mısır asıllı ABD’li gazeteci Ayman Mohyeldin’in yaptığı panele Filistinli araştırmacı Zayne Abudaka, Uluslararası Müzakereci Tamara Essayyad, insan hakları aktivisti Shawan Jabarin, Küresel Vatandaşlık Platformu Avaaz’ın Kıdemli Direktörü Fadi Kuran ve Filistin Ulusal İnisiyatif Partisi lideri Mustafa Barguti katıldı.

Panelde Filistin’in siyasi geleceği ile ilgili kararın yalnızca Filistinlilere ait olması gerektiğinin altını çizen Barguti, “Filistin halkı tarafından demokratik bir şekilde seçimler yapılmalı ve Filistin’in geleceğine yalnızca Filistinliler karar vermeli. Filistinlilere kimin liderlik edeceğine karar vermek, İsrail’in ya da Filistin dışındaki herhangi bir otoritenin görevi değil.” dedi.

Ulusal birlik amacıyla Çin’in davetiyle Pekin’de bir araya gelen 14 Filistinli siyasi oluşumun temsilcilerinin katıldığı uzlaşma görüşmelerinde “Pekin Bildirgesi” imzalandığına dikkat çeken Barguti, “Pekin’de imzaladığımız ve ulusal uzlaşı hükümeti kurulması ile tüm Filistinli parti liderlerini kapsayacak Pekin Bildirgesi ile bir ulusal birliğin yolunu açtığımızı düşünüyorum. Halkımızın, geleceğini birlikte düşünmesi gerekiyor. Oslo’da olduğu gibi İsrail ihtilali altında bir Filistin hükümetini kabul etmek bir hatadır.” ifadelerini kullandı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Hamas ile sürdürülen ateşkes müzakerelerinde samimi olmadığını dile getiren Barguti, “İsrail, hiçbir Filistinlinin kabul etmeyeceğini bildiği yeni koşullar öne sürerek ateşkes müzakerelerini yokuşa sürüyor. Netanyahu ve İsrail’in ana hedefi her türlü ateşkes ihtimalini yok ederek, tüm bölgeyi bir savaşa sürüklemek.” diye konuştu.

Netanyahu’nun bir savaş suçlusu olarak görülmesi gerektiğini belirten Barguti, şöyle devam etti:

“Özellikle Güney Afrika devletine Filistin davasının sesi oldukları ve Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’i işlediği savaş suçlarından dolayı yargılamak için dava açtıklarından ötürü teşekkür ediyorum. Onların mücadelesi de tıpkı bizim mücadelemize benziyor.”

Panelde konuşan Filistinli araştırmacı Zayne Abudaka, “Filistin halkı sadece Gazze, Kudüs,1948 toprakları ve Batı Şeria’da yaşamıyor. Dünyanın her yerindeki Filistin Diasporası da birlik istiyor.” dedi.

Uluslararası Müzakereci Tamara Essayyad ise, “Filistin içinde ve dışında yaşayan yaklaşık 20 milyon Filistinliden bahsediyoruz. Bağımsız bir Filistin devleti kurmaktan başka önümüzde bir yol yok.” şeklinde konuştu.

Küresel Vatandaşlık Platformu Avaaz’ın Kıdemli Direktörü Fadi Kuran da, “Gazze’de bugün okullar, camiler ve kiliseler ayrım gözetmeksizin yıkılıyor. Dünyanın her yerinden Yahudiler bunun bir savaş suçu olduğunu düşünüyor ancak İsrail’de yaşayan halkın büyük bir kısmı mevcut hükümetin bu soykırımını destekliyor.” ifadelerini kullandı.

İnsan hakları aktivisti Shawan Jabarin ise, “Artık tam bağımsız bir Filistin devletinin vakti geldi. Dünyanın her yerinde Filistin davasını destekleyen gençlerin ilk hedefi soykırımı durdurmak ardından bağımsız bir Filistin devletini desteklemek.” değerlendirmesinde bulundu.

diyadinajans.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu